12.09.2012

12 Eylül Utancı


12 Eylül 1980 tarihinde Türkiye bambaşka bir sabaha uyandı. Sokaklarda tank sesleri yankılanıyordu. Radyoda Milli Güvenlik Konseyi Başkanı Kenan Evren akıcı bir Türkçe ile, askerin yönetime el koyduğunu, sıkıyönetim ilan edildiğini ve sokağa çıkmanın yasak olduğunu söylüyordu. Bu çoğrafyada darbelere alışık bir millet için serin bir Eylül sabahına uyanmak. Ama bu uyanmak bazıları için ölüme giden bir o karanlık yolun ilk metreleriydi.

Sayısız insan siyasi görüşlerinden dolayı tutuklandı. Hepsi türlü işkenceler gördüler. Örnek mi: Elektrik şoku, dayak, aç susuz ayak parmaklarının ucunda bekletmek, falaka, soğuk-tazyikli suyla işkence, filistin askısı, ırza geçme, akıl almaz tecavüz şekilleri...daha fazlasını yazmaya midem elvermiyor inanın. Bir insanın insan olduğunu unutturacak işkence tezgahları. Tarihe en kanlı darbe olarak geçen 12 Eylül'de 517 kişiye idam cezası verildi.171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi. 300 kişinin şüpheli bir şekilde hayatını kaybettiği tespit edildi. Bunlar ise sadece bilinen rakamlar. Çünkü ölümlerin bazılarının ihtihar olduğu, bazılarının ise hastalık olduğu söylendi.

Bütün bu ölümlerin baş sorumlusu Paşa! Kenan aradan geçen onca yıla rağmen idamlar için "Netekim pişman değilim" cümlesi ile hümanist! kimliğini yine ön plana çıkarmıştı. Evet bu paşa yıllarca Bodrum'da denize nazır villasında kendini resim sanatına vermiş, kanına girdiği sayısız insanın pişmanlığını hissetmemiştir. Ama ömür su misali akıp gidiyor, o heybetli paşa çökmüş bir durumda ölümün soğuk nefesini bekliyor. Elbette kendi hakkında açılan davalarından suçlu bulunup hapse girmezse. Fakat ölmek o kadar kolay değil paşa. Sen kanına girdiğin binlerce insanın bedduasıyla sıcak yatağında bir akşam mışıl mışıl uyuyup ertesi gün mefta olacağını düşünüyorsan yanılıyorsun. Can bedenden o kadar kolay çıkmaz emin ol. O can ancak başını duvarlara vura vura çıkar. Kolay değil kul hakkı bu, alınıp satılmaz...

Oysaki herşey hakkıyla "demokrasi" sadece; yazıldığı gibi okunur, okunduğu gibi yazılır ve hecelere ayrılmaz....

Edwin Starr - War

DDR - Tanklar ve Yığınlar


DDR / Tanklar ve Yığınlar from Peyote Müzik on Vimeo.

0 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...